3 Eylül 2015 Perşembe

Çocuklar Duymasın dizisi Haluk ve Meltem Analizi


Çocuklar Duymasın dizisi Haluk ve Meltem Analizi

Çocuklar Duymasın dizisindeki Haluk karakteri sert ve maço konuşmalar yapan eski kafalı denilebilecek, gelenekçi, ataerkil bir yapıda. Ancak örneğin Haluk torununu severken çocukla çocuk olabilen içinde sevgi olan ama bunu dışa yansıtmaktan çekinen bir karakter. Dizide bu karakter gelenekçilikten modernliğe doğru giden yaşantıya ayak uydurmaya çalışıyor. Bu karakter konuşmalarında oldukça fazla argo kelimeler kullanıyor. Sık sık bir yerlerini kaşıyor ve sinirli hareketler sergiliyor.

Meltem karakteri modern ve entelektüel bir imaj çiziyor. Alışveriş yapmayı seven kendine bakan, iyi giyinen modayı ve sanat konusunda ki bir çok konseri, gösteriyi takip eden bir karakter. Yatarken özellikle kitap okuyan ve kendini geliştirmeyi seven bu karakter, kocasıyla dizide sürekli bir çatışma içerisinde diyebiliriz. Dizide eş olan Haluk ile Meltem karakteri çatışma haline düştüğünde Haluk, karakteri yanlış kararlar alırken Meltem karakteri doğru kararları genel olarak vermekte ve Haluk karakterinin almış olduğu kararlar neredeyse hep dizinin sonunda yanlış olarak nitelendirilmekte. Bu da dizide Haluk karakterinin denemelerinde başına gelen aksilikler ve olaylar sonucunda Meltem karakterinin olaya müdahalesi sonucunda doğru olan aktarılmaktadır.

Örneğin dizinin bir bölümünde Meltem kilo vermek ve sağlıklı yaşamak için spor yapmak gerektiğini söylüyor. Ancak Haluk spora gerek olmadığını sadece diyet yaparak kilo verilebileceğini söylüyor. Karakterler bu konuda iddialaşıyorlar ve Haluk karakteri sonunda diyeti abartınca hastanelik oluyor. Burada Haluk karakterinin bir başka düşüncesi ise spor salonundaki erkeklerin eşi için bir tehdit oluşturacağı yönünde. Bunun için eşini ikna etmek adına diyeti abartıyor. Dizinin sonuç bölümünde bu olay Meltem karakterinin arkadan verilen bir fon müziği eşliğinde ve kamera açısı yakın çekime odaklı halde doğru olanın spor ve diyet ile kilo vermek olduğunu aktaran bir konuşmasıyla sonlanıyor. Bu örnekten de anlaşılabileceği gibi dizi genelde bu şekilde toplumsal çatışmalar ile başlıyor. Genelde toplumda bilinen yanlışlar bir kötü örnekle veriliyor. Sonunda ise doğru olanın nasıl olması gerektiği vurgusu yapılıyor.

Bunun gibi bir bölümde ise Haluk karakteri eşyaları taşıtmak için görevli kişiler tutmamakta ısrar ediyor. Buradan da anlaşılabileceği gibi Haluk karakteri olabildiğine cimri bir karakter. Sonuç neticesinde Haluk belini incitiyor ve eşi Meltemin tüm ısrarlarına rağmen doktora gitmekten çekiniyor. Meltem karakterinin babası bir arkadaşını da çağırarak Haluk karakterinin elleri ve ayaklarından tutarak çekiyorlar. Bunun eskiden yapılan iyi ve işe yarayacak bir yöntem olduğu söyleniyor. Sonuçta Haluk daha kötü sakatlanıyor ve hastaneye acilen kaldırılıyor. Daha sonra sahne evin salonunda açılıyor ve Haluk karakterinin iyileştiğini göstererek keşke başından hastaneye gitseydim diyen Haluk karakterinin toplumsal mesajı ile bitiyor. Dizi genelde bu şekilde işliyor bir sorun ele alınıyor başında hatalar yapılıyor ve çatışmalar oluyor. Sonunda ise doğru olan bulunuyor ve hata yapan karakterde yanlış yaptığını kabul ederek doğru olanın mesajını veriyor.

Ancak dikkat çeken bir diğer nokta ise erkek karakterlerin kadın karakterlere göre daha doğru kararlar verdiği yönünde buradaki erkek tipleri ele alındığında Haluk karakteri gelenekçi, geri kafalı bir tip canlandırırken, Çaycı Hüseyin tiplemesi sürekli boş gezen, kumar oynayan, kavga eden, eşini çalıştıran ve parasını yiyen bir tip olarak karşımıza çıkıyor. Diğer bir karakter olan gönül karakterinin eşleri ise genelde korkak, sinik bir yapıda karşımıza çıkıyor. Dizi içerisinde hiçbir şekilde geçim sıkıntısı  yaşanmıyor. Evde birde genel işlerden sorumlu hizmetçi çalışıyor. Yani gerçek Türk toplumu yapısını bu dizi canlandırıyor demeniz kesinlikle mümkün değil.

Dizideki Meltem karakteri Sinema, Opera, Tiyatro gibi etkinliklere gitmek isterken Haluk karakteri bu etkinliklerin hiç birine katılmak istemiyor ve eşinin bu tür isteklerinin gereksiz olduğunu söylüyor. Haluk karakteri fanatik ve bir futbol takımını tutuyor. O takımın maçları olduğunda evde oturulup televizyon izlenmesi Haluk için bir standart ve her futbol maçı olduğunda da Meltem karakterinin bir sosyal aktivitede bulunma isteği oluyor. Haluk ise sonunda eşinin istediği aktiviteyi yapmak zorunda kalıyor.

Genel olarak dizi ele alındığında:
Meltem karakteri karşılaştığı sorunları kaba kuvvetten öte konuşarak çözmek eğilimindeyken, Haluk karakteri ataerkil, gelenekçi ve şiddete başvurmaktan çekinmeyen sinirli bir karakteri yansıtıyor. Ona göre evde son sözü erkek söyler. Haluk karakteri için kendi dışında modern bir erkek kılıbık ve yumuşak bir erkektir. Haluk karakteri kimseden kokmayan bir karakteri sergiler ancak. Bir bölümde babasının ziyareti sırasında babasından adeta ufak bir çocuk gibi korkmakta çekinmekte korkmasa da babasının her söylediğine saygı göstermektedir. Burada da verilen toplumsal mesaj kim olursanız olun ne olursanız olun büyüklerinize gereken saygıyı gösterin mesajıdır. Haluk karakteri babası söz konusu olduğunda fazlasıyla saygılıdır. Babası da dizide gayet sert ve otoriter bir tiplemedir. Özellikle Haluk’a fazlasıyla sert ve baskıcı şekilde davranmaktadır. Haluk babasının baskıcı ve sert mizacıyla büyütüldüğü için kendisine idol aldığı babasının çizdiği imajı kendisinde ailesine çizmeye çalışmaktadır.

Haluk karakteri pek sosyalleşme eğiliminde değildir. Meltem karakteri ise sosyalleşme ve sık sık aktiviteler yapmak istemektedir. Bu noktada karakterler dizi içerisinde sürekli bir çatışma halindedirler.

Genel olarak Dizinin her bölümüne bazı sorunlar belirleniyor ve işleniyor. Bu sorunlar toplum da olması gereken şekilde çözümleniyor. Ancak dizi kesinlikle Türk toplumunu ve ailesini yansıtmamaktadır. Geçim sıkıntıları, işsizlik gibi temel sorunlara dizide hiç değinilmiyor. Toplumsal sorunlarda ele alınırken en önemlileri ve toplumu en çok ilgilendiren sorunlardan ziyade daha basit sorunlar dizide konu ediliyor. Bu noktada dizi diğer dizilere oranla daha eğiticidir diyebiliriz. Ancak diziler reyting ve kar amacı güttükleri için öyle görünüyor ki esas problemleri yansıtmaktan uzak durumdadırlar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder